Fatih Kılıç
Satınalma ve İdari İşler Müdürü
Pandemi sonrasında, vakti zamanında hem literatürde hem de pratikte çokça takdir gören uygulamaların işletmeleri yarı yolda bıraktığını acı bir şekilde deneyimledik. Üretimi devam ettirebilmek ve terminli projelere ürün yetiştirebilmek için şirketler radikal çözümler üretmek zorunda kaldı.
Önce Uzakdoğu’dan Avrupa ve Akdeniz rotasına çalışan gemilerde boy gösteren kriz, kriz çözüldü derken Süveyş Kanalını trafiğe kapatan kaza, sonrasında otomobil sektöründe boy gösteren çip krizi ve üretimden çekilen 11 milyon aracın, ana akım hammadde tedarikçilerinde sebep olduğu Ürün/Üretim planlama problemi ve son olarak Kızıldeniz’deki Korsan Saldırılar… Bir de üstüne, ülkemizdeki ekonomik ve siyasi kararların yarattığı bilinmezlik. Bitmeyecek mi? Belki de bitmeyecek. Peki yerelde ve globalde her gün başka bir sürprize uyandığımız bu sabahlarda makinelerin önünde hammadde, projelerin önünde ürün olduğundan nasıl emin olacağız?
İstanbul Teknik, uzun yıllara dayanan yurtiçi ve yurtdışı işbirlikleri ve sektördeki birikimi sayesinde bu zorlu zamanlarda sorun yaşamadan üretime devam ediyor, projelerini bir bir hayata geçiriyor. Bu başarılı takım içinde Satın Alma departmanı olarak tüm paydaşlarla uyum içinde çalışıyor birçok engeli aşmak için fikirler üretiyor, aksiyon alıyoruz.
Bu çabaların büyük kısmı istatistiğe dönüşmüyor tabi, belki de bu yüzden benim gözümde Satın Alma bir Orta Saha oyuncusu. Çok koşan, rakibi yorup takım arkadaşına top kazandıran, rakibi üstüne çekip takım arkadaşına alan yaratan, kilit çözen kritik paslar atan, az istatistik üreten ancak toplam oyun içinde önemli katkılar yapan bir oyuncu.
Neler yapıyoruz?
• Kaliteden ödün vermeyen güvenilir tedarikçilerle çalışıyoruz.
• Maliyetini veya termini etkileyen konularda hızlı bilgi akışı sağlıyoruz, hızlı karar alıyoruz.
• Yerel ve global riskleri dikkate alarak, termini ve fiyatı koruyan, makul süreli anlaşmalar yapıyoruz.
• Tedarikçi kapasitelerini ve iş birimlerden gelen talepleri dengeliyoruz.
• Şüpheye mahal vermeyen açık maddeler ile anlaşmalar yapıyoruz. Ne istediğimizi biliyoruz, iyi tanım ve iyi tarif ile ürün/hizmet talep ediyoruz.
• Tedarik zincirinde bir halkanın kırılma, eğilme, bükülme ihtimalini göz önünde bulundurularak çoklu temin stratejileri oluşturuyoruz.
• Adil ve eşit fırsat tanıyarak tedarikçi havuzunu çeşitlendiriyoruz.
• Yaşanan bir problem sonrasında Kök-Neden Analizini yapıp, dersler çıkarıyoruz.
• Anlık fiyat ile değil, toplam kalite perspektifi ile uzun dönem toplam sahip olma maliyeti gözeterek değerlendirme yapıyoruz.
• Tedarikçilerle bilgi paylaşımları yaparak, iş birimleriyle beraber vaka çalışmaları yapıyoruz ve kıymetli birikimleri değere dönüştürüyoruz.
• Vade anlaşmalarını her iki tarafı da gözetecek şekilde dengeli bir şekilde yapıyoruz.
• Alternatif hammadde/ürün çalışmaları yapıyoruz.
• Yaptıklarımızı ve yapamadıklarımızı ölçüyoruz.
• ERP sistemlerini kullanıyoruz, Entegre sistemler içinde doğru data üretiyor ve bu datayı analiz edip alternatif senaryolar üreterek değerlendirmeler yapıyoruz.
• Tedarikçiler ve iş birimleriyle hem daim iletişim içinde oluyoruz.
• Sorun odaklı değil, sonuç odaklı çalışıyoruz.
Sonuç olarak işletmelerin öngörülemeyen belirsiz dönemlerde ve krizlerle karşı karşıya kaldığında üretimini kesintisiz olarak devam ettirerek başarılı bir şekilde ayakta kalabilmesini sağlayacak en önemli departmanlardan biri olan satın alma departmanı olarak sorumluluğumuzun bilincindeyiz ve bu bilinçle çalışmaya devam ediyoruz.